Fettekû – فاتقوا

Bakara 2:24

 ….فَاتَّقُواْ النَّارَ الَّتِي ….

O hâlde yakıtı insanlarla taşlar olan ateşten sakının. (DİB meali)

Bakara 2:24’de; “ateşten sakınma” ile başlayan cümle ile diğer cümlenin, “yakıtının insanlar ve ateş” olduğunu bildirmesi, aslında dünya hayatında taşların herhangi bir şekilde yanmadığını bilmemize rağmen mealler ve yazılı kaynaklarda hep aynı anlam üzerinden açıklanmaktadır.

فَاتَّقُواْ Fetteku (1) kelimesi; فَ (fe) harfi + emir fiil اتَّقُ (etteka) + şahıs zamiri olan واْ (û) harflerinden oluşmaktadır.

Not: (1) Fetteku Yazımıza Bakınız.

اتَّقُ (etteku) fiili; birleşmeye, izdihama neden olmak, birleşmek, kesişmek, kaynaşmak, toplamak, bir araya getirmek, belli bir konumda tutmak, takip etmek, peşinden gitmek, peşinden koşmak, izlemek, kovalamak, buluşmak, birine eşlik etmek, bağlantı kurmak, katılmak, bir araya gelmek, bağlı olmak, tabi olmak, itimat etmek, can atmak, özlem duymak, istemek, dilemek, arzu etmek, ümit etmek, çok arzulamak, uğrunda ölmek, yanıp tutuşmak anlamlarına gelmektedir.

https://translate.google.com/?sl=ar&tl=tr&text=%D8%AA%D9%82%D8%A7%D8%A1&op=translate

Korkmak, endişe etmek, dikkatli olmak, itinalı olmak, önlemek, …e karşı tedbir almak, acımak, üzülmek anlamlarına gelen “تقی” (taki), “تقو” (taku), “تقا” (taka) ve “اتق” (etteka) kelimelerini yanlış tercüme etmek için uydurma “وقی” (vekı) kök kelimesi icad edilmiştir.

Ayrıca Arapça’daki korku kelimesi ” خوف ” havf olup Kur’an’da da aynı anlamda kullanılmakta olan “تقوى” Takva ve türevleri bundan tamamen farklıdır.

https://www.almaany.com/tr/dict/ar-tr/%D8%AA%D8%A7%D9%82/?c=T%C3%BCm
https://translate.google.com/?sl=ar&tl=tr&text=%D8%AA%D9%88%D9%82&op=translate

Bilerek ya da bilmeyerek Kur’an’ın yanlış tercümesini kalıcı kılacak şekilde sözlüklerde de kafa karışıklığı kökleştirilmiştir… Arapça sözlüklerin dil kaynakları değiştirilmiş ve buralara Kur’an’da kullanılan Arapça kelimelerin yanlış anlamları doldurulmuştur. Ele aldığımız kavram bu duruma bir örnektir.

تقی Taki veya تقو taku kelimelerinde başında bulunan ت harfi kaldırılarak وقی (veki) kök kelimesi oluşturulmuş ve تقی, تقو  veاتق, kelimeleri türetilmiştir. Bunu yapmak için de öncelikle تق kelimesi için kusurlu fiil yakıştırması yapılmıştır. (Sihah, Kamus, Tac ul arus, Tezhib vd sözlüklere bakılabilir.)

https://context.reverso.net/translation/arabic-turkish/%D9%8A%D8%AA%D9%88%D9%82

“ت” nin تقویٰ (takva), اتقوا (etku), ا تق (etka), تقا (taka), تقوا (taku), تقی (taki) ve متقین (muttakin) kök sözcüklerinin asli bir parçası olmadığını iddia edenler, “ت” yerine “و” yerleştirerek yanlış bir “وقی” kelimesi icat ettiler. Oysaki bu alimlerin Kur’an’da;

  • 2:21, 2:63, 2:179, 2:183, 23:87, 26:106, 26:124, 26:142, 26:161, 26:177 ayetlerinde geçen تَتَّقُونَ tettekun
  • 2:224, 3:28, 3:120, 3:125, 3:179, 3:186, 4:128, 4:129, 7:63 ayetlerinde geçen تَتَّقُوا tetteku, kelimelerinin başında da fazladan(!)  ت  te harfi olduğunu görmeleri gerekirdi.

Eğer تقی (takva),  تقوا (taki)  ve  تقا (taka) kelimelerinde bulunan ت (te) harfi onların ayrılmaz parçası değilde kusurlu fiil formunun bir göstergesi ya da kimi ulamanın ت (te) ön ekini fiil olarak çevirdiği gibi zorunlu bir parçacık ise; başında ت (te) olan bu tür fiillerin tercümesine emir fiilleri veya bu ت (te) nin aslen ikinci bir kişi zamiri olmasına binaen çeviriye ‘siz’ ekleyenlerin, yukarıda belirtilen ayetlerde geçen  تَتَّقُونَ  ve  تَتَّقُوا kelimelerinin başında başka bir ت (te) olmasına gerek kalmadığını görmeleri gerekirdi..

Yukarıda belirtilen Kur’an ayetlerinde geçen تَتَّقُونَ ve تَتَّقُوا kelimeleri; ت (te) harfinin تقی , تقوا ve تقا kök kelimesinin bir parçası olmadığını gösterir. Bunlar; “تقی”, “تقوا” ve “تقا” kelimelerinin kusurlu, özellikle emir fiilleri veya ikinci şahıs zamirlerinin bir göstergesi olduğunu kanıtlamak için ileri sürülen argümanları reddeder. تقی (Taki) kelimesindeki ت (te) harfini değiştirip yerine وقی (vaki) kökünü atayan alimlerin yanlışlığını kanıtlar.

Öte yandan تقی ve تقوا kelimelerinin doğru kökü تقاء (te-kaf-hemze) olmakla birlikte sözlüklerde تقأ ve kökü أقاء (hemze-kaf-hemze) olan sözcüklerin anlamları da karıştırılmaktadır.

Aslında أق (a-kaf) ön kökünün أقاء (hemze-kaf-hemze) kökünden وقأ ,  وقی ,  أقو , أقی ,  واقی , واق , اقية أقوی  gibi türevleri olan kelimeler; korunmak, önlemek, karşı korunmak, muhafaza etmek, barınak, kalkan, tampon, perde, ihtiyatlı olmak, farkında olmak, sakınmak vb. anlamlara gelmektedir.

https://www.almaany.com/tr/dict/ar-tr/%D9%88%D9%82%D9%89/?c=T%C3%BCm
https://translate.google.com/?sl=ar&tl=tr&text=%D8%A7%D9%82%D8%A7%D8%A1&op=translate

Bu açıklamalar; وقی veka kelimesinin doğru anlamı ile تقاء (te-kaf-hemze) kök kelimesi ve türevlerinin anlamına bilerek karıştırılan, doğrusu أقاء (hemze-kaf-hemze) olan kök kelimenin farkını, yukarıdaki deliller açıkça ortaya koymaktadır.

Sonuç olarak, “وقی” ve “تقی” veya “تقاء” kelimeleri ve türevlerinin anlamları tamamen farklıdır. Bu farkı تقاء ve أقاء köklerinden türetilen kelimelerin anlamlarında görmek mümkündür. 

“تقاء” Teka kelimelerinin “تاق” ve “توق” gibi türevleri, Arapça’da ulaç, ismi fail ve fiilimsi isim olarak hasret, arzulama, dileme, meyilli olma, güvenme, arzulama, şevk, ilgi, … e susamış olması, bir şeye istek duyması anlamlarındadır. 

(تقاء ) Teka kelimesinin  تق  , تقو ve  اتق  gibi türevleri ise yakınsama, birleştirmek, izdiham, toplamak, tutmak, takip etmek, kovalamak, fırlatmak, tanışmak, grup, eşlik etmek, birleştirmek, konsantre olmak, katılmak, bağlantı, güvenmek, bağımlı olmak, özlemek, istemek, talip olmak, can atmak, … için ölmek, … e yanmak, hevesli anlamlarında sıklıkla kullanılır.

Oysa أقاء (hemze+k+hemze) kök kelimesinin أقو , أقی , اقية , أقوی , وقأ , وقی , واقی , واق  gibi türevleri; koruma, doğru vasıtasıyla önlenmesi, önleme, uzak tutma, korunma, barınma, tamponlama, tarama, ihtiyatlı olma, farkında olma ve sakınma anlamlarındadır.

Bu anlamlar ele alınan hemen hemen tüm sözlüklerde vardır, ancak okuyucuların kafasını karıştırmak için sahte bir kök kelimenin türevleri listesinde hepsi bir arada verilmiştir.

اتَّقُواْ (etteku) kelimesinin; mani olmak, engellemek, sakınmak, ….e önlem almak, imtina etmek, kaçınmak ve korkmak anlamına gelmediğini bilmek gerekir.

Ancak تقاء (teka) nın اتَّقُواْ (etteku) kelimesinin doğru kökü ve Arapça “ صلاۃ ” ( salât ) kelimesinin eş anlamlısı olduğunun görülmesi gereklidir. Bu nedenle, تقاء kök sözcüğünün; أتق , اَتقوا , تقی , تقو  ve  تقا  gibi türevleri  صلاۃ (salat) kelimesinin eş anlamlısı olup çok kullanılan متَّقِی (muttaki)  ve çoğulu  متَّقِین (muttakin) kelimeleri aslında takipçiler, destekleyenleri, kaynaşanları, bağlıları, birleşenleri manalarına gelen مصلِّی (musalli) ve مصلِّین (musallin) kelimeleri ile benzeştir.

Yaşadığımız dünya hayatında geçmiş ve halen var olan korku algısı ile yerleşik siyasi ya da inanç düzenlerini devam ettirmek isteyenler; kendi iç dünyamızda zaman zaman çekindiğimiz korktuğumuz olayları, hatırlamak istemediklerimizi, korktuğumuz nesne, cisim vb sevmediklerimizi düşündüğümüzde, hemen kendi düşüncelerini baskın kılmak için devreye girmişlerdir.

Alimler ve din adamaları; oluşturdukları korku tanımlamaları ve kendilerinden menkul çıkarımlarıyla ihdas ettikleri emirleri üzerinden Rabbimizi -aslında O Kitabında kendisini Rahman ve Rahim olarak defalarca tarif etmesine rağmen- kendisiyle korkutulan olarak tarif etmeye devam etmektedir. Bu yaklaşım, insanların Rabbimizi neden ve nasıl sevmeleri gerektiğini belirsizleştirmekte ve “ALLAH SEVGİSİ” nin önünde nitelikli bir set olmaktadır.

Not : El Hicaretu yazımıza bakınız.

وَاِذَا ق۪يلَ لَهُمُ اتَّبِعُوا مَٓا اَنْزَلَ اللّٰهُ قَالُوا بَلْ نَتَّبِعُ مَٓا اَلْفَيْنَا عَلَيْهِ اٰبَٓاءَنَاۜ اَوَلَوْ كَانَ

اٰبَٓاؤُ۬هُمْ لَا يَعْقِلُونَ شَيْـًٔا وَلَا يَهْتَدُونَ

Onlara, “Allah’ın indirdiğine uyun!” denildiğinde, “Hayır, bilakis biz, atalarımızı üzerinde bulduğumuza uyarız!” derler. Peki ama, ataları bir şey anlamayan, doğru yolu bulamayan kimseler olsalar da mı?

Bakara 2:170
Yayınlanan <a href="http://kimsin.kim/category/carpitilan-kavramlar/" rel="category tag">Çarpıtılan Kavramlar</a> Takip edilen <a href="http://kimsin.kim/tag/allahi-sevmek/" rel="tag">allahı sevmek</a>, <a href="http://kimsin.kim/tag/allhtan-korkmak/" rel="tag">allhtan korkmak</a>, <a href="http://kimsin.kim/tag/atesten-sakinin/" rel="tag">ateşten sakının</a> 1 Yorum